Günümüzde depresyon, ruh sağlığı alanında en sık karşılaşılan ve en çok yanlış anlaşılan sorunlardan biridir. Kimi zaman kişi, sosyal hayatında aktif görünebilir, işine devam edebilir, hatta gülümseyebilir; ancak iç dünyasında ağır bir boşluk ve çaresizlik hissiyle baş başadır. Bu durum, “maskeli depresyon” veya “atipik depresyon” olarak adlandırılır.

Depresyon yalnızca mutsuzluk ya da isteksizlik değildir. Uyku bozuklukları, iştah değişiklikleri, umutsuzluk, suçluluk duygusu, enerji kaybı ve hatta fiziksel ağrılar gibi çok yönlü belirtilerle kendini gösterebilir. Bu nedenle depresyonun sadece duygusal bir sorun olmadığını, tüm yaşam fonksiyonlarını etkileyen ciddi bir psikiyatrik tablo olduğunu unutmamak gerekir.

Erken tanı ve doğru bir tedavi planı, kişinin yaşam kalitesini yeniden kazanmasında kritik öneme sahiptir. Psikoterapi, ilaç tedavisi ve psikoeğitim gibi bütüncül yaklaşımlar, kişinin iyileşme sürecini destekler. Unutmayın, yardım istemek zayıflık değil; güç ve farkındalığın bir göstergesidir.